Eğer bir önceki yazımı, “Stratejik Yönetimde PEST Analizi ve Türevleri”, henüz okumadıysanız ilk önce bu yazımı okumanızı öneririm.
Topluluklar ve bireyler basit kavramları öğrenmeyi ve uygulamayı daha çok tercih ederler. Örneğin doğrusallık (linearity) kavramını ele alalım. Hayatta pek az olay, tam anlamı ile doğrusal bir model ile açıklanabilir. Ancak doğrusallığa dayanan modeller, hatalı sonuç üretmesine rağmen çoğu zaman kabul görür. Hayat bu kadar basit olsa idi, dünyamız örneğin çocukların çok severek oynadığı “Minecraft” oyununun daha geniş bir ölçeği olur idi. Çoğu birey hayatı ve iş dünyasını bu basit doğrusallık kapsamında değerlendirir, zihni ve kavrama yeteneği doğrusallık sınırının ötesine geçemez. Oysa hayat ve iş dünyası çok dinamiktir. Bu neden ile doğrusal düşünen bireyler ve kurumlar, sistemin yarattığı fırsat ve tehditleri tam değerlendiremezler.
1960’lı yıllarda Tony Buzan genç bir üniversite öğrencisi olarak, University of British Columbia’nın ağır akademik programında hayli zorlanmaktadır. Buzan, başarılı öğrencilerin not alma ve çalışma sistemlerini dikkat ile gözlemler. Başarılı öğrenciler, genelde düzensiz notlar tutmakta, öğrendikleri bilgi ve kavramları çeşitli karalamalar, şekiller ve görsel öğeler ile pekiştirmektedir. Buzan, geleneksel öğrenme metodunu uygulayarak yani uzun uzun notlar alarak çalışmanın tamamen zaman kaybı olduğunu fark eder. Bu gözlem üzerine öğrenme ve analiz dünyasında devrim yaratacak bir yöntem geliştirir: Mind Mapping. “Mind Mapping” temel kilit kavram ve ifadeleri, şekiller yolu ile birleştirerek öğrenmeyi ve analizi geliştiren bir yöntemdir. Buzan, tarihteki büyük buluşçu ve bilim adamlarının eskizleri ve not defterlerinde de aynı yöntemin varlığını keşfeder. Özellikle Leonardo Da Vinci, Newton ve Einstein’ın not defterlerini inceleyen, Buzan “Mind Mapping”’ yönteminin aslında çok daha önce keşfedildiğini anlar. Buzan, bu tekniği yaklaşık 50 yıldan beri geliştirmektedir. Bu yöntem ile 2000’li yıllara kadar renkli kalemler ile kavram ve analiz haritaları çizilirken, günümüzde bu teknik büyük ölçüde yazılım yolu ile uygulanmaktadır. Yazılım dünyasının “Mind Mapping” konusunda ürettiği seçenekler, bedava yazılımlardan (freeware) binlerce dolarlık yazılımlara kadar uzanmaktadır. Size aşağıda bir “Mind Mapping” örneği sunuyorum.
Bu yöntemi 20’li yaşların sonunda keşfetmiş olmama halen hayıflanırım. Ne de olsa İzmir Bornova Anadolu Lisesinde kötü el yazımı düzelttirmek için Türkçe öğretmenlerimin defalarca aynı metni bana dolma kalemle yazdırdıkları bir eğitim modelinden bir şekilde geçtim. Ama yine şanslı olduğumu söylemem gerekli. Sevgili babam, Prof Dr. Ali Özden Köylüoğlu hayatının önemli bir bölümünde bir solak olmanın acısını bu katı eğitim sisteminde çekmiş idi. Babam pek eskilerden konuşmazdı ama babamın okulda sol elini kullandığı için hayli değnek yemiş olduğunu biliyorum. Halbuki mesleğini bir çene cerrahı olarak yetmiş yaşına kadar sol eli ile icra etti. Ülkemiz kuşaklar boyu bu şabloncu ve ezbere eğitim ve düşünce sisteminden hep çekmiştir. Halen de bu sistem ülkemizde son derece yaygındır. Neyse biz yazımızın konusuna dönelim.
Tony Buzan’ın yıllar boyunca geliştirdiği “Mind Mapping tekniği 2000’li yıllarda stratejik yönetim ile ilgili bir grup akademisyenin dikkatini çeker. Mevcut modeller her ne kadar yaklaşık otuz yıllık bir evrim sürecinden geçmiş olsa da, kavramlar arasındaki ilişkiyi yeterince ortaya koyamamaktadır. Dr. Rob Collins, Henley Business School nezdinde yaptığı bir araştırma projesi ile, PEST Analizinin en çok kullanılan türevi olan PESTLE Analizini diagramlar ve görsel öğeler kullanarak geliştirir. Bu teknik ile PESTLE analizi, içerdiği ana stratejik faktörler olan politik faktörler (P for politics), ekonomik faktörler (E for economy), sosyal faktörler (S for Social), teknolojik faktörler (T for technology), yasal ortamı içeren faktörler (L for Legal) ve çevreyi ilgilendiren faktörler (E for enviromental) artık statik kavramlar halinden çıkarak, aralarındaki ilişki neden-sonuç yapısı incelenebilir dinamik bir model haline gelir.
Bu teknik PESTLEWeb olarak isimlendirilecektir. PESTLEWeb, aslında birbirleri ile tamamen bağımsız olmayan faktörleri ilişkilendirerek, dinamik ve iteratif anlamda dinamik bir stratejik yönetim modeli koyar.
Örneğin yukarıda yer alan bir PESTLEWeb diagramında, otomobil endüstrisine ait bir grup stratejik değişken neden sonuç ilişkisinde analiz edilmektedir. Çevresel faktörler olan trafik sıkışıklığı ve hava kirliliğinin (hem araçların işleyişinden hem de araçların üretiminden), sosyal bir faktör olan toplumun çevreye olan duyarlılığını arttırdığını, bu sosyal değişimin politik bir faktör olan, kamunun ve siyasetin çevrenin korunmasına karşı önlemleri ve teşvikleri tetiklediği görülmektedir. Devlet bu aşamada örneğin daha az emisyon yayacak otomobillerin üretilmesini teşvik edebilirken, yüksek hava kirliliğine neden olan araçları yüksek vergiler ile cezalandırabilir. Düşük emisyonun ödüllendirilmesi ve yüksek emisyonun cezalandırılması, daha çevreci otomobillerin üretilmesindeki R&D çabalarını arttırabilir ki, bu safha teknolojik faktörü içerir. Sonuç olarak, çevreci otomobillere olan talebin artması otomobil endüstrisi için stratejik bir sonucu ifade eder. Eğer modelimiz STEEPLEDWeb modeli olsaydı, işin etik faktörünü de analiz ederek, Volkswagen Grubunun yazılımla sistemi nasıl ve neden aldattığını da analiz edebilecektik.
Türkiye’den bir örnek verirsek, inşaat sektörü ekonomik (E, ekonomik faktör)) anlamda stratejik olarak görülen bir sektördür. İnşaat sektörü, önemli bir istihdam kaynağı olup (S, sosyal), aynı zamanda eskimiş yapı stokunun dönüşümü (S, sosyal ile E, ekonomik) de önemli bir faktördür. Bu faktörler devletin inşaat sektörünü canlı tutması için konut kredilerinin faizlerini düşük kalmasını teşvik etmeye (E, ekonomik), KDV oranlarını ayarlamaya (P, politik), demir çelik girdisinin maliyetini azaltmak için ithalatın üzerindeki tarifeleri ayarlamaya (P, politik) ve kentsel dönüşümü kolaylaştıracak yasalar (P, politik) çıkarmaya iter. Özel sektör ise inşaat sektöründe daha hızlı inşaat yapmak için yeni kalıp teknikleri (T, teknolojik), zor zeminlerde daha yüksek katlı bina inşaatı için yeni temel teknikleri (T, teknolojik) uygular. Ancak ekonominin genelinde yer alan durağanlık, konut sektöründeki talebi (E, ekonomik) baskılar. Bu faktörler nedeni ile inşaat firmaları doğru yerde, doğru teknik ile, doğru maliyet ile konut üretmek zorundadır. Sonuç olarak inşaat sektörü stratejik faktörleri doğru analiz eden kurumlar için karlı ve büyümeye açık bir sektördür.
Yukarıdaki örnekleri modeli anlaşılabilir olması anlamında basit tuttum. Bir kurumda onlarca adımdan oluşan dinamik bir model kurulabilir ve ana faktörlerin sayısı örneğin STEEPLED (sosyal, teknolojik, ekonomik, çevresel, politik, yasal, etik ve demografik) modelinde olduğu gibi arttırılabilir.
Model daha da etkin hale getirilmek istenirse, faktörlerin sebep sonuç ilişkisi yanı sıra birbiri ile etkileşimi sayısallaştırılarak, ilişkiler ağırlıklandırılabilir. Bu nokta da modele analitik bir derinlik de katılabilir. Modeli geliştirmenin sonu yoktur.
Burak Köylüoğlu
Yeni yazılardan haberdar olun.